Zimmet Zincirleme Suç İşleme

YARGITAY 7. Ceza Dairesi 2010/12041 E.N , 2011/2181 K.N.
5411 SAYILI KANUNA MUHALEFET, ZİMMET, ZİNCİRLEME SUÇ...

Özet
AYNI SUÇ İŞLEME KARARININ VARLIĞI, OLAYSAL OLARAK SUÇUN İSTENMESİNDEKİ ÖZELLİKLER, SUÇUN İŞLENİŞ BİÇİMİ, FİİLLERİN İŞLENDİKLERİ YER VE İŞLENME ZAMANI, FİİLLER ARASINDA GEÇEN SÜRE, MAĞDURLARIN FARKLI OLUP OLMADIKLARI, İHLAL EDİLEN DEĞER VE YARAR İLE KORUNAN DEĞER VE YARAR, OLAYLARIN OLUŞUM VE GELİŞİMİ İLE TÜM ÖZELLİKLERİ DEĞERLENDİRİLEREK BELİRLENECEKTİR. ÖNCEKİ VE SONRAKİ EYLEMLER ARASINDA SÜBJEKTİF BİR BAĞLANTI, AYNI SUÇ İŞLEME KARARI BULUNDUĞUNU GÖSTERİR.

İçtihat Metni

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

08.02.2008 tarihinde vezneden aldığı paralarla habersizce ayrılıp bir daha dönmemesi üzerine yapılan inceleme ve soruşturma sonucunda sanığın S... ve Ş... şubelerinde TEDAŞ, BOTAŞ ve TEİAŞ hesaplarından zimmete konu eylemleri gerçekleştirdiğinin tespit edilmesi üzerine her iki şubedeki eylemleri nedeniyle aynı mahkemede iki ayrı dava açılmış ise de,

Yargıtay CGK'nın 20.04.1999 gün ve 1999/61-74 sayılı Kararında belirtildiği gibi aynı suç işleme kararının varlığı, olaysal olarak suçun istenmesindeki özellikler, suçun İşleniş biçimi, fiillerin işlendikleri yer ve işlenme zamanı, fiiller arasında geçen süre, mağdurların farklı olup olmadıkları, ihlal edilen değer ve yarar ile korunan değer ve yarar, olayların oluşum ve gelişimi ile tüm Özellikleri değerlendirilerek belirlenecektir. Önceki ve sonraki eylemler arasında sübjektif bir bağlantı, aynı suç işleme kararı bulunduğunu gösterir.

Sanığın 2006-2008 yılları arasında aynı bankanın iki ayrı şubesinde görevli iken gerçekleştirdiği eylemlerinin en sonuncusu 08.02.2008 tarihli olup, her iki davaya ait iddianamelerin de bu tarihten sonra düzenlendiği ve böylece dava konusu eylemler arasında hukuki bir kesintinin de söz konusu bulunmadığı, eylemlerinin zincirleme biçimde zimmet suçunu oluşturabileceği de gözetilerek, her iki dosyanın birleştirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,

Yasaya aykırı, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün sair yönleri incelenmeksizin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca istem gibi (BOZULMASINA), 01.03.2011 günü oybirliğiyle karar verildi.