TÜRK MEDENİ KANUNU
Kanun Numarası
: 4721
Kabul Tarihi
: 22/11/2001
Yayımlandığı R.Gazete Tarihi
: 8/12/2001 Sayı : 24607
Yayımlandığı Düstur
: Tertip:5 Cilt, 41
3/12/2001 tarih ve 4722 sayılı “Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun”un 22 nci Maddesi uyarınca; yeni düzenlemeler yapılıncaya kadar, yürürlükteki tüzük ve yönetmeliklerin Türk Medenî Kanunu’na aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam edileceğinden, gerektiğinde “Tüzükler Külliyatı” ile “Yönetmelikler Külliyatı”nın kanunlara göre (743 sayılı Kanuna göre) düzenlenen nümerik fihriste, 4721 sayılı Kanuna dayanılarak yürürlüğe konulan tüzük için ise 4721 sayılı Kanuna göre düzenlenen nümerik fihriste bakınız.
Yürürlükten kalkmış olan 17/2/1926 tarih ve 743 sayılı Kanunun hükümleri için“Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga Hükümleri Külliyatı”nın 2. cilt, 1299 uncu sayfası ve devamına, 4721 sayılı Kanunun yürürlükten kaldırılan hükümleri için ise 1304-135 nolu sayfa ve devamına bakınız.
BAġLANGIÇ
Hukukun uygulanması ve kaynakları
Madde 1 - Kanun, sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır.
Kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa, hâkim, örf ve âdet hukukuna göre, bu da yoksa kendisi kanun koyucu olsaydı nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir.
Hâkim, karar verirken bilimsel görüĢlerden ve yargı kararlarından yararlanır.
B. Hukukî ilişkilerin kapsamı
I. Dürüst davranma
Madde 2 - Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.
Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.
II. İyiniyet
Madde 3- Kanunun iyiniyete hukukî bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır.
Ancak, durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet iddiasında bulunamaz.
III. Hâkimin takdir yetkisi
Madde 4 - Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hâkim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.
8050
C. Genel nitelikli hükümler
Madde 5 - Bu Kanun ve Borçlar Kanununun genel nitelikli hükümleri, uygun düĢtüğü ölçüde tüm özel hukuk iliĢkilerine uygulanır.
D. İspat kuralları
I. İspat yükü
Madde 6 -Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.
II. Resmî belgelerle ispat
Madde 7 - Resmî sicil ve senetler, belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluĢturur.
Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı, kanunlarda baĢka bir hüküm bulunmadıkça, her hangi bir Ģekle bağlı değildir.
BĠRĠNCĠ KĠTAP
KĠġĠLER HUKUKU
BĠRĠNCĠ KISIM
GERÇEK KĠġĠLER
BĠRĠNCĠ BÖLÜM
KĠġĠLĠK
A. Genel olarak
I. Hak ehliyeti
Madde 8 -Her insanın hak ehliyeti vardır.
Buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eĢittirler.
II. Fiil ehliyeti
1. Kapsamı
Madde 9 - Fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir.
2. KoĢulları
a. Genel olarak
Madde 10 - Ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kiĢinin fiil ehliyeti vardır.
b. Erginlik
Madde 11 - Erginlik onsekiz yaĢın doldurulmasıyla baĢlar.
Evlenme kiĢiyi ergin kılar.
c. Ergin kılınma
Madde 12 -OnbeĢ yaĢını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.
8051
d. Ayırt etme gücü
Madde 13- YaĢının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoĢluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkes, bu Kanuna göre ayırt etme gücüne sahiptir.
III. Fiil ehliyetsizliği
1. Genel olarak
Madde 14-Ayırt etme gücü bulunmayanların, küçüklerin ve kısıtlıların fiil ehliyeti yoktur.
2. Ayırt etme gücünün bulunmaması
Madde 15- Kanunda gösterilen ayrık durumlar saklı kalmak üzere, ayırt etme gücü bulunmayan kimsenin fiilleri hukukî sonuç doğurmaz.
3. Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar
Madde 16- Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça, kendi iĢlemleriyle borç altına giremezler. KarĢılıksız kazanmada ve kiĢiye sıkı sıkıya bağlı hakları kullanmada bu rıza gerekli değildir.
Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar haksız fiillerinden sorumludurlar.
IV. Hısımlık
1. Kan hısımlığı
Madde 17- Kan hısımlığının derecesi, hısımları birbirine bağlayan doğum sayısıyla belli olur.
Biri diğerinden gelen kiĢiler arasında üstsoy-altsoy hısımlığı; biri diğerinden gelmeyip de, ortak bir kökten gelen kiĢiler arasında yansoy hısımlığı vardır.
2. Kayın hısımlığı
Madde 18- EĢlerden biri ile diğer eĢin kan hısımları, aynı tür ve dereceden kayın hısımları olur.
Kayın hısımlığı, kendisini meydana getiren evliliğin sona ermesiyle ortadan kalkmaz.
V. Yerleşim yeri
1. Tanım
Madde 19- YerleĢim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.
Bir kimsenin aynı zamanda birden çok yerleĢim yeri olamaz.
Bu kural ticarî ve sınaî kuruluĢlar hakkında uygulanmaz.
2. Yerleşim yerinin değiştirilmesi ve oturma yeri
Madde 20- Bir yerleĢim yerinin değiĢtirilmesi yenisinin edinilmesine bağlıdır.
Önceki yerleĢim yeri belli olmayan veya yabancı ülkedeki yerleĢim yerini bıraktığı hâlde Türkiye'de henüz bir yerleĢim yeri edinmemiĢ olan kimsenin hâlen oturduğu yer, yerleĢim yeri sayılır.
3. Yasal yerleşim yeri
Madde 21- Velâyet altında bulunan çocuğun yerleĢim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleĢim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleĢim yeridir. Diğer hâllerde çocuğun oturma yeri, onun yerleĢim yeri sayılır.
Vesayet altındaki kiĢilerin yerleĢim yeri, bağlı oldukları vesayet makamının bulunduğu yerdir.
8052
4. Kurumlarda bulunma
Madde 22- Bir öğretim kurumuna devam etmek için bir yerde bulunma ya da eğitim, sağlık, bakım veya ceza kurumuna konulma, yeni yerleĢim yeri edinme sonucunu doğurmaz.
B. Kişiliğin korunması
I. Vazgeçme ve aşırı sınırlamaya karşı
Madde 23- Kimse, hak ve fiil ehliyetlerinden kısmen de olsa vazgeçemez.
Kimse özgürlüklerinden vazgeçemez veya onları hukuka ya da ahlâka aykırı olarak sınırlayamaz.
Yazılı rıza üzerine insan kökenli biyolojik Maddelerin alınması, aĢılanması ve nakli mümkündür. Ancak, biyolojik Madde verme borcu altına girmiĢ olandan edimini yerine getirmesi istenemez; maddî ve manevî tazminat isteminde bulunulamaz.
II. Saldırıya karşı
1. İlke
Madde 24- Hukuka aykırı olarak kiĢilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karĢı korunmasını isteyebilir.
KiĢilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kiĢilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır.
2. Davalar
Madde 25- Davacı, hâkimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiĢ olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespitini isteyebilir.
Davacı bunlarla birlikte, düzeltmenin veya kararın üçüncü kiĢilere bildirilmesi ya da yayımlanması isteminde de bulunabilir.
Davacının, maddî ve manevî tazminat istemleri ile hukuka aykırı saldırı dolayısıyla elde edilmiĢ olan kazancın vekâletsiz iĢ görme hükümlerine göre kendisine verilmesine iliĢkin istemde bulunma hakkı saklıdır.
Manevî tazminat istemi, karĢı tarafça kabul edilmiĢ olmadıkça devredilemez; mirasbırakan tarafından ileri sürülmüĢ olmadıkça mirasçılara geçmez.
Davacı, kiĢilik haklarının korunması için kendi yerleĢim yeri veya davalının yerleĢim yeri mahkemesinde dava açabilir.
III. Ad üzerindeki hak
1. Adın korunması
Madde 26- Adının kullanılması çekiĢmeli olan kiĢi, hakkının tespitini dava edebilir.
Adı haksız olarak kullanılan kiĢi buna son verilmesini; haksız kullanan kusurlu ise ayrıca maddî zararının giderilmesini ve uğradığı haksızlığın niteliği gerektiriyorsa manevî tazminat ödenmesini isteyebilir.
2. Adın değiştirilmesi
Madde 27- Adın değiĢtirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir.
Adın değiĢtirildiği nüfus siciline kayıt ve ilân olunur.
Ad değiĢmekle kiĢisel durum değiĢmez.
8053
Adın değiĢtirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden baĢlayarak bir yıl içinde değiĢtirme kararının kaldırılmasını dava edebilir.
C. Kişiliğin başlangıcı ve sonu
I. Doğum ve ölüm
Madde 28- KiĢilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda baĢlar ve ölümle sona erer.
Çocuk hak ehliyetini, sağ doğmak koĢuluyla, ana rahmine düĢtüğü andan baĢlayarak elde eder.
II. Sağ olmanın ve ölümün ispatı
1. İspat yükü
Madde 29- Bir hakkın kullanılması için bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda ya da baĢka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu ileri süren kimse, iddiasını ispat etmek zorundadır.
Birden fazla kiĢiden hangisinin önce veya sonra öldüğü ispat edilemezse, hepsi aynı anda ölmüĢ sayılır.
2. İspat araçları
a. Genel olarak
Madde 30- Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur.
Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaĢılırsa, gerçek durum her türlü kanıtla ispat edilebilir.
b. Ölüm karinesi
Madde 31- Bir kimse, ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektiren durumlar içinde kaybolursa, cesedi bulunamamıĢ olsa bile gerçekten ölmüĢ sayılır.
III. Gaiplik kararı
1. Genel olarak
Madde 32- Ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların baĢvurusu üzerine mahkeme bu kiĢinin gaipliğine karar verebilir.
Yetkili mahkeme, kiĢinin Türkiye'deki son yerleĢim yeri; eğer Türkiye'de hiç yerleĢmemiĢse nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer; böyle bir kayıt da yoksa anasının veya babasının kayıtlı bulunduğu yer mahkemesidir.
2. Yargılama usulü
Madde 33- Gaiplik kararının istenebilmesi için, ölüm tehlikesinin üzerinden en az bir yıl veya son haber tarihinin üzerinden en az beĢ yıl geçmiĢ olması gerekir.
Mahkeme, gaipliğine karar verilecek kiĢi hakkında bilgisi bulunan kimseleri, belirli bir sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilânla çağırır.
Bu süre, ilk ilânın yapıldığı günden baĢlayarak en az altı aydır.
3. İstemin düşmesi
Madde 34- Gaipliğine karar verilecek kiĢi, ilân süresi dolmadan ortaya çıkar veya kendisinden haber alınırsa ya da öldüğü tarih tespit edilirse gaiplik istemi düĢer.
8054
4. Hükmü
Madde 35- Ġlândan sonuç alınamazsa, mahkeme gaipliğe karar verir ve ölüme bağlı haklar, aynen gaibin ölümü ispatlanmıĢ gibi kullanılır.
Gaiplik kararı ölüm tehlikesinin gerçekleĢtiği veya son haberin alındığı günden baĢlayarak hüküm doğurur.
ĠKĠNCĠ BÖLÜM
KĠġĠSEL DURUM SĠCĠLĠ
A. Genel olarak
I. Sicil
Madde 36- KiĢisel durum, bu amaçla tutulan resmî sicille belirlenir.
Bu sicilin tutulmasına ve zorunlu bildirimlerin yapılmasına iliĢkin esaslar, ilgili kanunda gösterilir.
II. Görevliler
Madde 37- KiĢisel durum sicili, Devletçe atanan memurlar tarafından tutulur. Sicil kayıtlarını tutmak ve örnek vermek bu memurların görevidir.
Yabancı memleketlerdeki Türkiye temsilcilerine, DıĢiĢleri Bakanlığının önerisi, ĠçiĢleri Bakanlığının katılması ve BaĢbakanlığın onayı ile nüfus memurluğu yetkisi verilebilir.
III. Sorumluluk
Madde 38- KiĢisel durum sicilinin tutulmasından doğan zararlar, kusurlu memura rücu edilmek kaydıyla, Devletçe tazmin edilir.
Tazminat ve rücu davaları, kiĢisel durum sicilinin tutulduğu yer mahkemesinde açılır.
IV. Düzeltme
1. Genel olarak
Madde 39- Mahkeme kararı olmadıkça, kiĢisel durum sicilinin hiçbir kaydında düzeltme yapılamaz.
2. Cinsiyet değişikliğinde
Madde 40- Cinsiyetini değiĢtirmek isteyen kimse, Ģahsen baĢvuruda bulunarak mahkemece cinsiyet değiĢikliğine izin verilmesini isteyebilir. Ancak, iznin verilebilmesi için, istem sahibinin onsekiz yaĢını doldurmuĢ bulunması ve evli olmaması; ayrıca transseksüel yapıda olup, cinsiyet değiĢikliğinin ruh sağlığı açısından zorunluluğunu ve üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunduğunu bir eğitim ve araĢtırma hastanesinden alınacak resmî sağlık kurulu raporuyla belgelemesi Ģarttır.
Verilen izne bağlı olarak amaç ve tıbbî yöntemlere uygun bir cinsiyet değiĢtirme ameliyatı gerçekleĢtirildiğinin resmî sağlık kurulu raporuyla doğrulanması hâlinde, mahkemece nüfus sicilinde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verilir.
B. Doğum kütüğü
I. Bildirme
Madde 41- Doğumlara iliĢkin bildirimler ve kimliği bilinmeyen bulunmuĢ çocuklar hakkındaki iĢlemler ilgili kanun hükümlerine göre yapılır.
8055
II. Doğum kütüğünde değişiklikler
Madde 42- KiĢisel durumdaki değiĢiklikler, özellikle evlilik dıĢı bir çocuğun tanınması veya hâkimin babalığa karar vermesi, soybağının düzeltilmesi, evlât edinme ya da bulunmuĢ bir çocuğun soybağının belli olması, ilgili kanun hükümlerine göre kütüğe iĢlenir.
C. Ölüm kütüğü
I. Ölümün bildirilmesi
Madde 43- Ölümlere iliĢkin bildirimler ilgili kanun hükümlerine göre yapılır.
II. Cesedi bulunamayan kişi
Madde 44- Bir kimse, ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektiren durumlar içinde ortadan kaybolursa cesedi bulunamamıĢ olsa bile, o yerin en büyük mülkî amirinin emriyle kütüğe ölü kaydı düĢürülür.
Bununla birlikte her ilgili, bu kiĢinin ölü veya sağ olduğunun mahkemece tespitini dava edebilir.
III. Gaiplik kararı
Madde 45- Gaiplik kararı, hâkimin bildirmesi üzerine, ölüm kütüğüne kaydolunur.
IV. Değişikliklerin kütüğe geçirilmesi
Madde 46- Tescile esas olan bir bildirimin doğru olmadığının tespit edilmesi veya kime ait olduğu bilinmeyen cesedin kimliğinin belli olması ya da gaiplik kararının kaldırılması sebepleriyle zorunlu olan değiĢiklikler, ilgilinin kütükteki kaydının düĢünceler sütununa yazılarak yapılır.
ĠKĠNCĠ KISIM
TÜZEL KĠġĠLER
BĠRĠNCĠ BÖLÜM
GENEL HÜKÜMLER
A. Tüzel kişilik
Madde 47-BaĢlıbaĢına bir varlığı olmak üzere örgütlenmiĢ kiĢi toplulukları ve belli bir amaca özgülenmiĢ olan bağımsız mal toplulukları, kendileri ile ilgili özel hükümler uyarınca tüzel kiĢilik kazanırlar.
Amacı hukuka veya ahlâka aykırı olan kiĢi ve mal toplulukları tüzel kiĢilik kazanamaz.
B. Hak ehliyeti
Madde 48- Tüzel kiĢiler, cins, yaĢ, hısımlık gibi yaradılıĢ gereği insana özgü niteliklere bağlı olanlar dıĢındaki bütün haklara ve borçlara ehildirler.
C. Fiil ehliyeti
I. Koşulu
Madde 49- Tüzel kiĢiler, kanuna ve kuruluĢ belgelerine göre gerekli organlara sahip olmakla, fiil ehliyetini kazanırlar.
II. Kullanılması
Madde 50- Tüzel kiĢinin iradesi, organları aracılığıyla açıklanır.
8056
Organlar, hukukî iĢlemleri ve diğer bütün fiilleriyle tüzel kiĢiyi borç altına sokarlar.
Organlar, kusurlarından dolayı ayrıca kiĢisel olarak sorumludurlar.
D. Yerleşim yeri
Madde 51- Tüzel kiĢinin yerleĢim yeri, kuruluĢ belgesinde baĢka bir hüküm bulunmadıkça iĢlerinin yönetildiği yerdir.
E. Kişiliğin sona ermesi
I. Sınırlı devam etme
Madde 52- Sona eren tüzel kiĢinin kiĢiliği, ehliyeti tasfiye amacıyla sınırlı olmak üzere tasfiye sırasında da devam eder.
II. Malvarlığının tasfiyesi
Madde 53- Tüzel kiĢinin malvarlığının tasfiyesi, kanunda ve kuruluĢ belgesinde aksine hüküm bulunmadıkça, terekenin resmî tasfiyesine iliĢkin hükümlere göre yapılır.
III. Malvarlığının özgülenmesi
Madde 54- Tüzel kiĢinin malvarlığı, kanunda veya kuruluĢ belgesinde baĢka bir hüküm bulunmadıkça ya da yetkili organı baĢka türlü karar vermedikçe, en yakın amacı güden kamu kurum veya kuruluĢuna geçer.
Bu malvarlığı olanak ölçüsünde daha önce özgülendiği amaç için kullanılır.
Hukuka veya ahlâka aykırı amaç güttüğü için kiĢiliği mahkeme kararıyla sona eren tüzel kiĢinin malvarlığı her hâlde ilgili kamu kuruluĢuna geçer.
F. Saklı hükümler
Madde 55- Kamu tüzel kiĢileri ile ticaret Ģirketleri hakkındaki kanun hükümleri saklıdır.
ĠKĠNCĠ BÖLÜM
DERNEKLER
A. Kuruluşu
I. Tanımı
Madde 56- Dernekler, gerçek veya tüzel en az yedi kiĢinin kazanç paylaĢma dıĢında belirli ve ortak bir amacı gerçekleĢtirmek üzere, bilgi ve çalıĢmalarını sürekli olarak birleĢtirmek suretiyle oluĢturdukları, tüzel kiĢiliğe sahip kiĢi topluluklarıdır.(1)
Hukuka veya ahlâka aykırı amaçlarla dernek kurulamaz.
II. Dernek kurma hakkı
Madde 57- Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir.
Dernek kurucularının fiil ehliyetine sahip olması gerekir.
III. Tüzük
Madde 58- Her derneğin bir tüzüğü bulunur.
Dernek tüzüğünde derneğin adı, amacı, (...)(2) gelir kaynakları, üyelik koĢulları, organları ve örgütü ile geçici yönetim kurulunun gösterilmesi zorunludur.
Dernek tüzüğü, kanunun emredici hükümlerine aykırı olamaz.
Dernek tüzüğünde düzenlenmemiĢ konularda kanun hükümleri uygulanır.
___________________
(1) Bu fıkrada geçen “en az yedi gerçek kişinin” ibaresi, 30/7/2003 tarihli ve 4963 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle “gerçek veya tüzel en az yedi kişinin” olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
(2) Bu arada yer alan,”yerleşim yeri, kurucuları” ibaresi, 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Kanunun 38 inci maddesiyle madde metninden çıkarılmıştır.
8057
IV. Tüzel kiĢiliğin kazanılması
1. Kazanma anı
Madde 59- Dernekler, kuruluĢ bildirimini, dernek tüzüğünü ve gerekli belgeleri yerleĢim yerinin bulunduğu yerin en büyük mülkî amirine verdikleri anda tüzel kiĢilik kazanırlar.
KuruluĢ bildiriminin içeriği ve gerekli belgelerin nelerden ibaret olduğu, yönetmelikte gösterilir.
2. İnceleme
Madde 60-KuruluĢ bildirimi ve belgelerin doğruluğu ile dernek tüzüğü, en büyük mülkî amir tarafından altmıĢ gün içinde dosya üzerinden incelenir.
KuruluĢ bildiriminde, tüzükte ve kurucuların hukukî durumlarında kanuna aykırılık veya noksanlık tespit edildiği takdirde bunların giderilmesi veya tamamlanması derhâl kuruculardan istenir. Bu istemin tebliğinden baĢlayarak otuz gün içinde belirtilen noksanlık tamamlanmaz ve kanuna aykırılık giderilmezse; en büyük mülkî amir, yetkili asliye hukuk mahkemesinde derneğin feshi konusunda dava açması için durumu Cumhuriyet savcılığına bildirir. Cumhuriyet savcısı mahkemeden derneğin faaliyetinin durdurulmasına karar verilmesini de isteyebilir.
KuruluĢ bildiriminde, tüzükte ve belgelerde kanuna aykırılık veya noksanlık bulunmaz ya da bu aykırılık veya noksanlık belirli sürede giderilmiĢ bulunursa; keyfiyet derhâl derneğe yazıyla bildirilir ve dernek, dernekler kütüğüne kaydedilir.
3. Dernek tüzüğünün ilânı
Madde 61-(Mülga: 4/11/2004-5253/38 md.)
4. İlk genel kurul toplantısı
Madde 62-(DeğiĢik: 4/11/2004-5253/38 md.)
Dernekler, 60 ıncı maddenin son fıkrası gereğince yapılan yazılı bildirimi izleyen altı ay içinde ilk genel kurul toplantılarını yapmak ve zorunlu organlarını oluĢturmakla yükümlüdürler.
B. Üyelik
I. Kazanılması
1. Kural
Madde 63- Hiç kimse, bir derneğe üye olmaya ve hiçbir dernek de üye kabul etmeye zorlanamaz.
2. Koşulları
Madde 64- Fiil ehliyetine sahip bulunan her gerçek kiĢi ile tüzel kiĢiler, derneklere üye olma hakkına sahiptir.(1)
Yazılı olarak yapılacak üyelik baĢvurusu, (...)(2) dernek yönetim kurulunca en çok otuz gün içinde karara bağlanır ve sonuç yazıyla baĢvuru sahibine bildirilir. BaĢvurusu kabul edilen üye, bu amaçla tutulacak deftere kaydedilir.
II. Sona ermesi
1. Kendiliğinden
Madde 65- Üyelik için kanunda veya tüzükte aranılan nitelikleri sonradan kaybedenlerin dernek üyeliği kendiliğinden sona erer.
2. Çıkma ile
Madde 66- Hiç kimse, dernekte üye kalmaya zorlanamaz. Her üye (...)(1) yazılı olarak bildirmek kaydıyla, dernekten çıkma hakkına sahiptir.
__________________
(1) 30/7/2003 tarihli ve 4963 sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle, 64 üncü maddenin birinci fıkrasında yer alan "gerçek kişi" ibaresinden sonra gelmek üzere "ile tüzel kişiler" ibaresi eklenmiş; 33 üncü maddesiyle, 66 ncı maddesinde yer alan "altı ay önceden" ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.
(2) Bu arada yer alan,”tüzükte başkaca bir düzenleme yoksa,” ibaresi, 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Kanunun 38 inci maddesiyle madde metninden çıkarılmıştır.
8058
3. Çıkarılma ile
Madde 67- Tüzükte üyelerin çıkarılma sebepleri gösterilebilir.
Tüzükte çıkarma sebepleri gösterilmiĢse, çıkarma kararına bu sebeplerin haklı sayılamayacağı iddiasıyla itiraz edilemez.
Tüzükte çıkarma düzenlenmemiĢse üye, ancak haklı sebeple çıkarılabilir. Bu çıkarma kararına, haklı sebep bulunmadığı ileri sürülerek itiraz edilebilir.
III. Kapsamı
1. Üyelerin hakları
a. Eşitlik ilkesi
Madde 68- Dernek üyeleri eĢit haklara sahiptirler. Dernek, üyeleri arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, din ve mezhep, aile, zümre ve sınıf farkı gözetemez; eĢitliği bozan veya bazı üyelere bu sebeplerle ayrıcalık tanıyan uygulamalar yapamaz.
Her üyenin, derneğin faaliyetlerine ve yönetimine katılma hakkı vardır.
Dernekten çıkan veya çıkarılan üye, dernek malvarlığında hak iddia edemez.
b. Oy hakkı
Madde 69- Her üyenin genel kurulda bir oy hakkı vardır; üye, oyunu Ģahsen kullanmak zorundadır.
Onursal üyelerin oy hakkı yoktur.
2. Üyelerin yükümlülükleri
a. Ödenti verme borcu
Madde 70- Üyelerin ödenti verme borcu tüzükle düzenlenir. Tüzükte düzenleme yoksa üyeler, dernek amacının gerçekleĢmesi ve borçlarının karĢılanması için zorunlu ödentilere eĢit olarak katılırlar. Dernekten çıkan veya çıkarılan üye, üyelikte bulunduğu sürenin ödentisini vermek zorundadır.
Onursal üyeler ödenti vermek zorunda değildir.
b. Diğer yükümlülükler
Madde 71- Üyeler, dernek düzenine uymak ve derneğe sadakat göstermekle yükümlüdürler.
Her üye, derneğin amacına uygun davranmak, özellikle amacın gerçekleĢmesini güçleĢtirici veya engelleyici davranıĢlardan kaçınmakla yükümlüdür.
C. Organlar
I. Genel olarak
Madde 72- Derneğin zorunlu organları, genel kurul, yönetim kurulu ve denetim kuruludur.
Dernekler zorunlu organları dıĢında baĢka organlar da oluĢturabilirler. Ancak, bu organlara zorunlu organların görev, yetki ve sorumlulukları devredilemez.
8059
II. Genel kurul
1. Niteliği ve oluşumu
Madde 73- Genel kurul, derneğin en yetkili karar organı olup; derneğe kayıtlı üyelerden oluĢur.
2.Toplanması
a. Olağan toplantı
Madde 74- Genel kurul, tüzükte belirtilen zamanda yönetim kurulunun çağrısı üzerine toplanır.
(DeğiĢik ikinci fıkra: 4/11/2004-5253/38 md.) Olağan genel kurul toplantılarının en geç üç yılda bir yapılması zorunludur.
b. Olağanüstü toplantı
Madde 75- Genel kurul, yönetim veya denetim kurulunun gerekli gördüğü hâllerde veya dernek üyelerinden beĢte birinin yazılı baĢvurusu üzerine, yönetim kurulunca olağanüstü toplantıya çağrılır.
Yönetim kurulu, genel kurulu toplantıya çağırmazsa; üyelerden birinin baĢvurusu üzerine, sulh hâkimi, üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendirir.
c. Toplantısız veya çağrısız alınan kararlar
Madde 76- Bütün üyelerin bir araya gelmeksizin yazılı katılımıyla alınan kararlar ile dernek üyelerinin tamamının kanunda yazılı çağrı usulüne uymaksızın bir araya gelerek aldığı kararlar geçerlidir.
Bu Ģekilde karar alınması olağan toplantı yerine geçmez.
3. Toplantıya çağrı
Madde 77- Genel kurul, yönetim kurulunca, en az onbeĢ gün önceden toplantıya çağrılır. Bu amaçla toplantının günü, saati, yeri ve gündemi, (...)(1) üyelere (...)(1) bildirilir.
Toplantıya çağrı usulü ve toplantının ertelenmesine iliĢkin konular, yönetmelikle düzenlenir.
4. Toplantı yeri ve toplantı yeter sayısı
Madde 78- Genel kurul toplantıları, tüzükte aksine hüküm olmadıkça, dernek merkezinin bulunduğu yerde yapılır.
Genel kurul, katılma hakkı bulunan üyelerin salt çoğunluğunun, tüzük değiĢikliği ve derneğin feshi hâllerinde üçte ikisinin katılımıyla toplanır; çoğunluğun sağlanamaması sebebiyle toplantının ertelenmesi durumunda ikinci toplantıda çoğunluk aranmaz. Ancak, bu toplantıya katılan üye sayısı, yönetim ve denetim kurulları üye tam sayısının iki katından az olamaz.
Genel kurul toplantısı, bir defadan fazla geri bırakılamaz.
5. Toplantı usulü
Madde 79- Genel kurul toplantısının açılıĢından sonra, toplantıyı yönetmek üzere, bir baĢkan ve yeteri kadar baĢkan vekili ile yazman seçilir.
Genel kurul toplantısında yalnız gündemde yer alan Maddeler görüĢülür. Ancak, toplantıda hazır bulunan üyelerin en az onda biri tarafından görüĢülmesi yazılı olarak istenen konuların gündeme alınması zorunludur.
(Mülga üçüncü fıkra: 4/11/2004-5253/38 md.)
______________
(1) Bu arada yer alan “yerel bir gazete ile ilân edilir ve aynı zamanda üyelere bir yazıyla” şeklindeki ibare, (4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Kanunun 38 inci maddesinde “yerel bir gazete ile ilân edilir ve aynı zamanda bir yazıyla” ibareleri madde metninden çıkarılmıştır.) hükmüne istinaden madde metninden çıkarılmıştır.
8060
6. Genel kurulun görev ve yetkileri
Madde 80- Genel kurul, üyeliğe kabul ve üyelikten çıkarma hakkında son kararı verir; dernek organlarını seçer ve derneğin diğer bir organına verilmemiĢ olan iĢleri görür.
Genel kurul, derneğin diğer organlarını denetler ve onları haklı sebeplerle her zaman görevden alabilir.
7. Genel kurul kararları
a. Karar yeter sayısı
Madde 81- Genel kurul kararları, toplantıya katılan üyelerin salt çoğunluğuyla alınır. ġu kadar ki, tüzük değiĢikliği ve derneğin feshi kararları, ancak toplantıya katılan üyelerin üçte iki çoğunluğuyla alınabilir.
b. Oy hakkından yoksunluk
Madde 82- Hiçbir dernek üyesi, dernek ile kendisi, eĢi, üstsoyu ve altsoyu arasındaki bir hukukî iĢlem veya uyuĢmazlık konusunda alınması gereken kararlarda oy kullanamaz.
(Ek fıkra: 30/7/2003-4963/34 md.) Tüzel kiĢi adına oy kullanacak kiĢi hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
c. Kararın iptali
Madde 83- Toplantıda hazır bulunan ve kanuna veya tüzüğe aykırı olarak alınan genel kurul kararlarına katılmayan her üye, karar tarihinden baĢlayarak bir ay içinde; toplantıda hazır bulunmayan her üye kararı öğrenmesinden baĢlayarak bir ay içinde ve her hâlde karar tarihinden baĢlayarak üç ay içinde mahkemeye baĢvurmak suretiyle kararın iptalini isteyebilir.
Diğer organların kararlarına karĢı, dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamaz.
Genel kurul kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlar saklıdır.
III. Yönetim kurulu
1. Oluşumu
Madde 84- Yönetim kurulu, beĢ asıl ve beĢ yedek üyeden az olmamak üzere dernek tüzüğünde belirtilen sayıda üyeden oluĢur.
Yönetim kurulu üye sayısı, boĢalmalar sebebiyle üye tamsayısının yarısının altına düĢerse; genel kurul, kalan yönetim kurulu üyeleri veya denetim kurulu tarafından bir ay içinde toplantıya çağrılır. Çağrı yapılmazsa, üyelerden birinin istemi üzerine, sulh hâkimi, üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendirir.
2. Görevleri
Madde 85- Yönetim kurulu, derneğin yürütme ve temsil organıdır; bu görevini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirir.
Temsil görevi, yönetim kurulunca, üyelerden birine veya bir üçüncü kiĢiye verilebilir.
IV. Denetim kurulu
Madde 86- Denetim kurulu, üç asıl ve üç yedek üyeden az olmamak üzere dernek tüzüğünde belirtilen sayıda üyeden oluĢur.
Denetim kurulu, denetleme görevini, dernek tüzüğünde belirtilen esas ve usullere göre yapar; denetleme sonuçlarını bir raporla yönetim kuruluna ve genel kurula sunar.
8061
D. Sona erme
I. Kendiliğinden
Madde 87- Dernekler, aĢağıdaki hâllerde kendiliğinden sona erer:
1. Amacın gerçekleĢmesi, gerçekleĢmesinin olanaksız hâle gelmesi veya sürenin sona ermesi,
2. Ġlk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamıĢ ve zorunlu organların oluĢturulmamıĢ olması,
3. Borç ödemede acze düĢmüĢ olması,
4. Tüzük gereğince yönetim kurulunun oluĢturulmasının olanaksız hâle gelmesi,
5. Olağan genel kurul toplantısının iki defa üst üste yapılamaması.
Her ilgili, sulh hâkiminden, derneğin kendiliğinden sonra erdiğinin tespitini isteyebilir.
II. Genel kurul kararı ile
Madde 88- Genel kurul, her zaman derneğin feshine karar verebilir.
III. Mahkeme kararı ile
Madde 89- Derneğin amacı, kanuna veya ahlâka aykırı hâle gelirse; Cumhuriyet savcısının veya bir ilgilinin istemi üzerine mahkeme, derneğin feshine karar verir. Mahkeme, dava sırasında faaliyetten alıkoyma dahil gerekli bütün önlemleri alır.
E. Derneklerin faaliyetleri
I. Genel olarak
Madde 90- Dernekler, amaçlarını gerçekleĢtirmek üzere, tüzüklerinde belirtilen çalıĢma konuları ve biçimleri doğrultusunda faaliyette bulunurlar.
Yasaklanan veya izne bağlı faaliyetlerle ilgili kamu hukuku nitelikli özel kanun hükümleri saklıdır.
Dernek faaliyetleri ile ilgili yasak ve sınırlamalara aykırılık hâlinde, Cumhuriyet savcısının istemiyle mahkemece faaliyetten alıkoyma kararı verilebilir.
II. Uluslararası faaliyet
1. Faaliyet serbestliği
Madde 91-(DeğiĢik: 2/1/2003-4778/34 md.)
Dernekler, tüzüklerinde gösterilen amaçları gerçekleĢtirmek üzere uluslararası faaliyette ve iĢbirliğinde bulunabilirler, yurt dıĢında Ģube açabilirler ve yurt dıĢında kurulmuĢ dernek veya kuruluĢlara üye olarak katılabilirler.
2. Yabancı dernekler
Madde 92-(DeğiĢik: 2/1/2003-4778/35 md.)
Yabancı dernekler, (...)(1)DıĢiĢleri Bakanlığının görüĢü alınmak suretiyle ĠçiĢleri Bakanlığının izniyle Türkiye’de faaliyette ve iĢbirliğinde bulunabilirler, Ģube açabilirler, üst kuruluĢlar kurabilir ve kurulmuĢ üst kuruluĢlara katılabilirler.
III. Yabancıların dernek kurma hakkı
Madde 93- Türkiye'de yerleĢme hakkına sahip olan yabancı gerçek kiĢiler, (...)(1)dernek kurabilirler veya kurulmuĢ derneklere üye olabilirler.
Onursal üyelik için bu koĢul aranmaz.
___________________
(1) 92 nci maddede yer alan “uluslararası alanda işbirliği yapılmasında yarar görülen hallerde ve karşılıklı olmak koşuluyla”ibaresi ile 93 üncü maddede yer alan “karşılıklı olmak koşuluyla” ibaresi, 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Kanunun 38 inci maddesiyle madde metninden çıkarılmıştır.
8062
F. Derneklerin örgütlenmesi
I. Şube açmaları
1. Kuruluşu
Madde 94- Dernekler, gerekli görülen yerlerde genel kurul kararıyla Ģube açabilirler. Bu amaçla dernek yönetim kurulunca yetki verilen en az üç kiĢilik kurucular kurulu, Ģube açılacak yerin en büyük mülkî amirine Ģube kuruluĢ bildirimini ve gerekli belgeleri verir.
(Mülga ikinci fıkra: 30/7/2003-4963/35 md.)
ġube kuruluĢ bildiriminin içeriği ve gerekli belgeler, yönetmelikte gösterilir.
2. Şubenin organları ve uygulanacak hükümler
Madde 95- Her Ģubede genel kurul ve yönetim kurulu ile denetim kurulu veya denetçi bulunması zorunludur.
Bu organların görev ve yetkileri ile Ģubelere iliĢkin diğer hususlar hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır.
II. Üst kuruluşlar kurmaları
1. Federasyon
Madde 96- Federasyonlar, kuruluĢ amaçları aynı olan en az beĢ derneğin, amaçlarını gerçekleĢtirmek üzere üye sıfatıyla bir araya gelmeleri suretiyle kurulur.
Her federasyonun bir tüzüğü bulunur.
Federasyon, kuruluĢ bildirimi, tüzük ve gerekli belgelerin yerleĢim yerinin en büyük mülkî amirine verilmesiyle tüzel kiĢilik kazanır.
2. Konfederasyon
Madde 97- Konfederasyonlar, kuruluĢ amaçları aynı olan en az üç federasyonun, amaçlarını gerçekleĢtirmek üzere üye sıfatıyla bir araya gelmeleri suretiyle kurulur.
Her konfederasyonun bir tüzüğü bulunur.
Konfederasyon, kuruluĢ bildirimi, tüzük ve gerekli belgelerin yerleĢim yerinin en büyük mülkî amirine verilmesiyle tüzel kiĢilik kazanır.
3. Ortak hükümler
Madde 98- Dernekler, bağlı oldukları federasyonun; federasyonlar da bağlı oldukları konfederasyonun genel kurulunda en az üçer üye ile temsil olunurlar. Temsilci üyeler, ilgili derneklerin ve federasyonların genel kurullarınca seçilirler.
Federasyon ve konfederasyonlara iliĢkin diğer hususlar hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır.
G. Dernek gelirleri
Madde 99- Dernek gelirleri, üye ödentisi, dernek faaliyetleri sonucunda veya dernek malvarlığından elde edilen gelirler ile bağıĢ ve yardımlardan oluĢur.
H. Saklı hükümler
Madde 100- Kamuya yararlı dernekler ve özel kanunlarla kurulan dernekler hakkındaki özel hükümler saklıdır.
8063
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
VAKIFLAR
A. Kuruluşu
I.Tanımı
Madde 101- Vakıflar, gerçek veya tüzel kiĢilerin yeterli mal ve hakları belirli ve sürekli bir amaca özgülemeleriyle oluĢan tüzel kiĢiliğe sahip mal topluluklarıdır.
Bir malvarlığının bütünü veya gerçekleĢmiĢ ya da gerçekleĢeceği anlaĢılan her türlü geliri veya ekonomik değeri olan haklar vakfedilebilir.
(Ġptal üçüncü fıkra: Anayasa Mahkemesi’nin 17/4/2008 tarihli ve E.: 2005/14, K.: 2008/92 sayılı Kararı ile.)
Cumhuriyetin Anayasa ile belirlenen niteliklerine ve Anayasanın temel ilkelerine, hukuka, ahlâka, millî birliğe ve millî menfaatlere aykırı veya belli bir ırk ya da cemaat mensuplarını desteklemek amacıyla vakıf kurulamaz.
II. Kuruluş şekli
Madde 102- Vakıf kurma iradesi, resmî senetle veya ölüme bağlı tasarrufla açıklanır. Vakıf, yerleĢim yeri mahkemesi nezdinde tutulan sicile tescil ile tüzel kiĢilik kazanır.
Resmî senetle vakıf kurma iĢleminin temsilci aracılığıyla yapılması, temsil yetkisinin noterlikçe düzenlenmiĢ bir belgeyle verilmiĢ olmasına ve bu belgede vakfın amacı ile özgülenecek mal ve hakların belirlenmiĢ bulunmasına bağlıdır.
Mahkemeye baĢvurma, resmî senet düzenlenmiĢ ise vakfeden tarafından; vakıf ölüme bağlı tasarrufa dayanıyorsa ilgililerin veya vasiyetnameyi açan sulh hâkiminin bildirimi üzerine ya da Vakıflar Genel Müdürlüğünce re'sen yapılır.
BaĢvurulan mahkeme, mal ve hakların korunması için gerekli önlemleri re'sen alır.
III. Temyiz ve iptal
Madde 103- Mahkemenin verdiği karar, tebliğ tarihinden baĢlayarak bir ay içinde, baĢvuran veya Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edilebilir.
Vakıflar Genel Müdürlüğü veya ilgililer, vakfın kurulmasını engelleyen sebeplerin varlığı hâlinde iptal davası açabilirler.
IV. Tescil ve ilân
Madde 104- Tesciline karar verilen vakıf, vakfın yerleĢim yeri mahkemesi nezdinde tutulan sicile tescil edilir; ayrıca Vakıflar Genel Müdürlüğünde tutulan merkezî sicile kaydolunur.
Tescil kararı, baĢka bir mahkemece verilmiĢ ise, ilgili belgelerle birlikte tescil için vakfın yerleĢim yeri mahkemesine gönderilir.
YerleĢim yeri mahkemesinin yapacağı bildirim üzerine Vakıflar Genel Müdürlüğünce merkezî sicile kaydolunan vakıf Resmî Gazete ile ilân olunur.
Tescil ve ilân tüzük hükümlerine göre yapılır.
V. Mal ve hakların kazanılması ve sorumluluk
Madde 105- Özgülenen malların mülkiyeti ile haklar, tüzel kiĢiliğin kazanılmasıyla vakfa geçer.
Tescile karar veren mahkeme, vakfedilen taĢınmazın vakıf tüzel kiĢiliği adına tescil edilmesini tapu idaresine bildirir.
Ölüme bağlı tasarrufla kurulan vakfın mirasbırakanın borçlarından sorumluluğu, özgülenen mal ve haklarla sınırlıdır.
8064
B. Vakıf senedi
I. İçeriği
Madde 106- Vakıf senedinde vakfın adı, amacı, bu amaca özgülenen mal ve haklar, vakfın örgütlenme ve yönetim Ģekli ile yerleĢim yeri gösterilir.
II. Noksanlıklar
Madde 107- Vakıf senedinde vakfın amacı ile bu amaca özgülenen mal ve haklar yeterince belirlenmiĢ ise, diğer noksanlıklar vakfın tüzel kiĢilik kazanması için yapılan baĢvurunun reddini gerektirmez.
Bu tür noksanlıklar, tescil kararı verilmeden önce mahkemece tamamlattırılabileceği gibi; kuruluĢtan sonra da denetim makamının baĢvurusu üzerine, olanak varsa vakfedenin görüĢü alınarak vakfın yerleĢim yeri mahkemesince tamamlattırılır.
Tescili istenen vakfa ölüme bağlı tasarrufla özgülenen mal ve haklar amacın gerçekleĢmesine yeterli değilse; vakfeden aksine bir irade açıklamasında bulunmuĢ olmadıkça bu mal ve haklar, denetim makamının görüĢü alınarak hâkim tarafından benzer amaçlı bir vakfa özgülenir.
C. Mirasçıların ve alacaklıların dava hakkı
Madde 108- Vakfedenin mirasçıları ile alacaklılarının, bağıĢlamaya ve ölüme bağlı tasarruflara iliĢkin hükümler uyarınca dava hakları saklıdır.
D. Vakfın örgütü
I. Genel olarak
Madde 109- Vakfın bir yönetim organının bulunması zorunludur. Vakfeden, vakıf senedinde gerekli gördüğü baĢka organları da gösterebilir.
II. Çalıştırılanlara ve işçilere yardım vakfı
Madde 110- ÇalıĢtırılanlara ve iĢçilere yardım vakıflarının yöneticileri, yararlananlara, vakfın örgütü, iĢleyiĢi ve malî durumu hakkında gerekli bilgiyi vermekle yükümlüdürler.
Vakfa ödenti veren çalıĢtırılanlar ve iĢçiler en az yapmıĢ oldukları ödeme oranında yönetime katılırlar ve temsilcilerini olabildiğince kendi aralarından seçerler.
Vakfın malvarlığının çalıĢtırılanların ve iĢçilerin yapacakları ödemelerle sağlanacak bölümünün iĢverene karĢı vakfın bir alacağından ibaret olması, ancak bu alacak için yeterli güvence sağlanmıĢ olmasına bağlıdır.
Yararlananların, vakfın edimlerinin yerine getirilmesini dava yoluyla isteyebilmeleri, ödenti vermiĢ olmalarına veya vakfı düzenleyen hükümlerin kendilerine bu hakkı tanımıĢ bulunmasına bağlıdır.
ÇalıĢtırılanlara ve iĢçilere yardım vakıflarında yararlananların yönetime katılmaları ve vakıftan yararlanma koĢulları ile ilgili hükümlerde yapılacak değiĢiklikler, vakıf senedine göre buna yetkili organın istemi üzerine, denetim makamının yazılı görüĢü alındıktan sonra yerleĢim yeri mahkemesince karara bağlanır.
E. Denetim
Madde 111- Vakıfların, vakıf senedindeki hükümleri yerine getirip getirmedikleri, vakıf mallarını amaca uygun biçimde yönetip yönetmedikleri ve vakıf gelirlerini amaca uygun olarak harcayıp harcamadıkları Vakıflar Genel Müdürlüğünce ve üst kuruluĢlarınca denetlenir. Vakıfların üst kuruluĢlarınca denetimi özel kanun hükümlerine tabidir.
8065
(Mülga ikinci fıkra: 20/2/2008-5737/80 md.)
F. Yönetimin, amacın ve malların değiştirilmesi
I. Yönetimin değiştirilmesi(1)
Madde 112- Haklı sebepler varsa mahkeme, vakfın yönetim organı veya denetim makamının istemi üzerine diğerinin yazılı görüĢünü aldıktan sonra vakfın örgütünü, yönetimini ve iĢleyiĢini değiĢtirebilir.
Mahkeme, denetim makamının baĢvurusu üzerine, (...)(1) duruĢma yaparak yöneticileri görevden alabilir ve vakıf senedinde baĢka bir hüküm yoksa yenisini seçebilir.
II. Amacın ve malların değiştirilmesi
Madde 113- Durum ve koĢullardaki değiĢmeler yüzünden vakıf senedinde yazılı amaca bağlı kalınması vakfedenin arzusuna açıkça uymayacak hâle gelmiĢ ise mahkeme, vakfın yönetim organı veya denetim makamının baĢvurusu üzerine diğerinin yazılı görüĢünü aldıktan sonra vakfın amacını değiĢtirebilir.
Amacın gerçekleĢmesini önemli ölçüde güçleĢtiren veya engelleyen koĢulların ve yükümlülüklerin kaldırılmasında veya değiĢtirilmesinde de aynı hüküm uygulanır.
Amaca özgülenen mal ve hakların daha yararlı olanları ile değiĢtirilmesini veya paraya çevrilmesini haklı kılan sebepler varsa mahkeme, vakfın yönetim organı veya denetim makamının baĢvurusu üzerine diğerinin yazılı görüĢünü aldıktan sonra gerekli değiĢikliğe izin verebilir.
G. Yıllık rapor
Madde 114- Yönetim organı her takvim yılının ilk üç ayı içinde vakfın bir önceki yıla ait malvarlığı durumunu ve çalıĢmalarını bir rapor hâlinde denetim makamına bildirir ve durumun uygun araçlarla yayımlanmasını sağlar.
H. Faaliyetten geçici alıkoyma
Madde 115- ĠçiĢleri Bakanlığı, Anayasada öngörülen hâllerde ve belirlenen usullere uygun olarak, denetim makamının da görüĢünü almak suretiyle mahkemece bir karar verilinceye kadar vakfı geçici olarak faaliyetten alıkoyabilir ve derhâl mahkemeye baĢvurur. Hâkim baĢvuruyu gecikmeksizin karara bağlar.
İ. Vakfın sona ermesi
Madde 116- Amacın gerçekleĢmesi olanaksız hâle geldiği ve değiĢtirilmesine de olanak bulunmadığı takdirde, vakıf kendiliğinden sona erer ve mahkeme kararıyla sicilden silinir.
Yasak amaç güttüğü veya yasak faaliyetlerde bulunduğu sonradan anlaĢılan veya amacı sonradan yasaklanan vakfın amacının değiĢtirilmesine olanak bulunmazsa; vakıf, denetim makamının ya da Cumhuriyet savcısının baĢvurusu üzerine duruĢma yapılarak dağıtılır.
J. Diğer hükümler
Madde 117- Vakıfların malları üzerinde zilyetlik yoluyla kazanma hükümleri uygulanmaz.
Derneklerin uluslararası faaliyette bulunmalarına ve üst kuruluĢ kurmalarına iliĢkin hükümler kıyas yoluyla vakıflar hakkında da uygulanır.
Kamuya yararlı veya özel kanunlarla kurulan vakıflar hakkındaki özel hükümler saklıdır.
–––––––––––––––––––
(1) Anayasa Mahkemesi’nin 27/11/2007 tarihli ve E.:2002/162, K.:2007/89 sayılı Kararıyla; bu maddenin ikinci fıkrasında yer alan “…tüzükte gösterilen sebeplerle…” ibaresi iptal edilmiştir.
8066
ĠKĠNCĠ KĠTAP
AĠLE HUKUKU
BĠRĠNCĠ KISIM
EVLĠLĠK HUKUKU
BĠRĠNCĠ BÖLÜM
EVLENME
BĠRĠNCĠ AYIRIM
NĠġANLILIK
A. Nişanlanma
Madde 118-NiĢanlanma, evlenme vaadiyle olur.
NiĢanlanma, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça küçüğü veya kısıtlıyı bağlamaz.
B. Nişanlılığın hükümleri
I. Dava hakkının bulunmaması
Madde 119- NiĢanlılık, evlenmeye zorlamak için dava hakkı vermez.
Evlenmeden kaçınma hâli için öngörülen cayma tazminatı veya ceza Ģartı dava edilemez; ancak yapılan ödemeler de geri istenemez.
II. Nişanın bozulmasının sonuçları
1. Maddî tazminat
Madde 120- NiĢanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın niĢanı bozduğu veya niĢan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddî fedakârlıklar karĢılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural niĢan giderleri hakkında da uygulanır.
Tazminat istemeye hakkı olan tarafın ana ve babası veya onlar gibi davranan kimseler de, aynı koĢullar altında yaptıkları harcamalar için uygun bir tazminat isteyebilirler.
2. Manevî tazminat
Madde 121-NiĢanın bozulması yüzünden kiĢilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.
III. Hediyelerin geri verilmesi
Madde 122- NiĢanlılık evlenme dıĢındaki bir sebeple sona ererse, niĢanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer niĢanlıya vermiĢ oldukları alıĢılmıĢın dıĢındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir.
Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleĢme hükümleri uygulanır.
IV. Zamanaşımı
Madde 123- NiĢanlılığınsona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaĢımına uğrar.
8067
ĠKĠNCĠ AYIRIM
EVLENME EHLĠYETĠ VE ENGELLERĠ
A. Ehliyetin koşulları
I. Yaş
Madde 124- Erkek veya kadın onyedi yaĢını doldurmadıkça evlenemez.
Ancak, hâkim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple onaltı yaĢını doldurmuĢ olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir. Olanak bulundukça karardan önce ana ve baba veya vasi dinlenir.
II. Ayırt etme gücü
Madde 125- Ayırt etme gücüne sahip olmayanlar evlenemez.
III. Yasal temsilcinin izni
1. Küçükler hakkında
Madde 126- Küçük, yasal temsilcisinin izni olmadıkça evlenemez.
2. Kısıtlılar hakkında
Madde 127- Kısıtlı, yasal temsilcisinin izni olmadıkça evlenemez.
3. Mahkemeye başvurma
Madde 128- Hâkim, haklı sebep olmaksızın evlenmeye izin vermeyen yasal temsilciyi dinledikten sonra, bu konuda baĢvuran küçük veya kısıtlının evlenmesine izin verebilir.
B. Evlenme engelleri
I. Hısımlık
Madde 129- AĢağıdaki kimseler arasında evlenme yasaktır:
1. Üstsoy ile altsoy arasında; kardeĢler arasında; amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasında,
2. Kayın hısımlığı meydana getirmiĢ olan evlilik sona ermiĢ olsa bile, eĢlerden biri ile diğerinin üstsoyu veya altsoyu arasında,
3. Evlât edinen ile evlâtlığın veya bunlardan biri ile diğerinin altsoyu ve eĢi arasında.
II. Önceki evlilik
1. Sona erdiğinin ispatı
a. Genel olarak
Madde 130- Yeniden evlenmek isteyen kimse, önceki evliliğinin sona ermiĢ olduğunu ispat etmek zorundadır.
b. Gaiplik durumunda
Madde 131- Gaipliğine karar verilen kiĢinin eĢi, mahkemece evliliğin feshine karar verilmedikçe yeniden evlenemez.
Kaybolanın eĢi evliliğin feshini, gaiplik baĢvurusuyla birlikte veya ayrıca açacağı bir dava ile isteyebilir.
Ayrı bir dava ile evliliğin feshi, davacının yerleĢim yeri mahkemesinden istenir.
8068
2. Kadın için bekleme süresi
Madde 132-Evlilik sona ermiĢse, kadın, evliliğin sona ermesinden baĢlayarak üçyüz gün geçmedikçe evlenemez.
Doğurmakla süre biter.
Kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaĢılması veya evliliği sona eren eĢlerin yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri hâllerinde mahkeme bu süreyi kaldırır.
III. Akıl hastalığı
Madde 133- Akıl hastaları, evlenmelerinde tıbbî sakınca bulunmadığı resmî sağlık kurulu raporuyla anlaĢılmadıkça evlenemezler.
ÜÇÜNCÜ AYIRIM
EVLENME BAġVURUSU VE TÖRENĠ
A. Başvuru
I. Başvuru makamı
Madde 134- Birbiriyle evlenecek erkek ve kadın, içlerinden birinin oturduğu yer evlendirme memurluğuna birlikte baĢvururlar.
Evlendirme memuru, belediye bulunan yerlerde belediye baĢkanı veya bu iĢle görevlendireceği memur, köylerde muhtardır.
II. Şekli
Madde 135- BaĢvuru, evlenecekler tarafından yazılı veya sözlü olarak yapılır.
III. Belgeler
Madde 136- Erkek ve kadından her biri, nüfus cüzdanı ve nüfus kayıt örneğini, önceki evliliği sona ermiĢ ise buna iliĢkin belgeyi, küçük veya kısıtlı ise ayrıca yasal temsilcisinin imzası onaylanmıĢ yazılı izin belgesini ve evlenmeye engel hastalığının bulunmadığını gösteren sağlık raporunu evlendirme memurluğuna vermek zorundadır.
IV. Başvurunun incelenmesi ve reddi
Madde 137- Evlendirme memuru, evlenme baĢvurusunu ve buna eklenmesi gereken belgeleri inceler. BaĢvuruda bir noksanlık görürse bunu tamamlar veya tamamlattırır.
BaĢvurunun usulüne uygun olarak yapılmadığı veya evleneceklerden birinin evlenmeye ehil olmadığı ya da evlenmeye yasal bir engel bulunduğu anlaĢılırsa, evlenme baĢvurusu reddolunur ve durum evleneceklere yazıyla hemen bildirilir.
V. Redde itiraz ve yargılama usulü
Madde 138- Evleneceklerden her biri evlendirme memurunun ret kararına karĢı mahkemeye baĢvurabilir. Ġtiraz, evrak üzerinde incelenip kesin karara bağlanır.
Ancak, mutlak butlan sebeplerinden birinin bulunduğuna iliĢkin ret kararlarına karĢı açılan davalar, basit yargılama usulüyle (…) (1) görülür. (1)
B. Evlenme töreni ve tescil
I. Koşulları
1. Evlenme izni
Madde 139- Evlendirme memuru, evlenme koĢullarının varlığını tespit ederse veya ret kararı mahkemece kaldırılırsa, evleneceklere evlenme gün ve saatini bildirir veya isterlerse evlenme izni belgesini verir.
––––––––––––––
(1) 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “ve Cumhuriyet savcısının hazır bulunmasıyla” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
8069
Evlenme izni belgesi, verildiği tarihten baĢlayarak altı ay içinde evleneceklere herhangi bir evlendirme memuru önünde evlenebilme hakkı sağlar.
2. Evlenmenin yapılamaması
Madde 140- Evlenme koĢullarının bulunmadığının anlaĢılması veya belgelerin verilmesinden baĢlayarak altı ayın geçmesi hâlinde, evlendirme memuru evlenme törenini yapamaz.
II. Yapılışı
1. Tören yeri
Madde 141-Evlenme töreni, evlendirme dairesinde evlendirme memurunun ve ayırt etme gücüne sahip ergin iki tanığın önünde açık olarak yapılır. Ancak, tören evleneceklerin istemi üzerine evlendirme memurunun uygun bulacağı diğer yerlerde de yapılabilir.
2. Törenin şekli
Madde 142- Evlendirme memuru, evleneceklerden her birine birbiriyle evlenmek isteyip istemediklerini sorar. Evlenme, tarafların olumlu sözlü cevaplarını verdikleri anda oluĢur. Memur, evlenmenin tarafların karĢılıklı rızası ile kanuna uygun olarak yapılmıĢ olduğunu açıklar.
3. Aile cüzdanı ve dinî tören
Madde 143- Evlenme töreni biter bitmez evlendirme memuru eĢlere bir aile cüzdanı verir.
Aile cüzdanı gösterilmeden evlenmenin dinî töreni yapılamaz.
Evlenmenin geçerli olması dinî törenin yapılmasına bağlı değildir.
C. Yönetmelik
Madde 144- Evlenme iĢlemi, evlenme kütüğü, evlenmeye iliĢkin yazıĢma ve evlenme ile ilgili diğer konular yönetmelikle düzenlenir.
DÖRDÜNCÜ AYIRIM
BATIL OLAN EVLENMELER
A. Mutlak butlan
I. Sebepleri
Madde 145- AĢağıdaki hâllerde evlenme mutlak butlanla batıldır:
1. EĢlerden birinin evlenme sırasında evli bulunması,
2. EĢlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunması,
3. EĢlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı bulunması,
4. EĢler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlığın bulunması.
II. Dava açma görevi ve hakkı
Madde 146- Mutlak butlan davası, Cumhuriyet savcısı tarafından re'sen açılır.
Bu dava, ilgisi olan herkes tarafından da açılabilir.
III. Dava hakkının sınırlanması veya kalkması
Madde 147- Sona ermiĢ bir evliliğin mutlak butlanı Cumhuriyet savcısı tarafından re'sen dava edilemez; fakat her ilgili, mutlak butlanın karar altına alınmasını isteyebilir.
8070
Ayırt etme gücünün sonradan kazanılması veya akıl hastalığının iyileĢmiĢ olması durumlarında mutlak butlan davasını yalnız ayırt etme gücünü sonradan kazanan veya akıl hastalığı iyileĢen eĢ açabilir.
Evliyken yeniden evlenen bir kimsenin önceki evliliği mutlak butlan kararı verilmeden önce sona ermiĢse ve ikinci evlenmede diğer eĢ iyiniyetli ise, bu evlenmenin butlanına karar verilemez.
B. Nisbî butlan
I. Eşlerin dava hakkı
1. Ayırt etme gücünden geçici yoksunluk
Madde 148- Evlenme sırasında geçici bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun olan eĢ, evlenmenin iptalini dava edebilir.
2. Yanılma
Madde 149- AĢağıdaki durumlarda eĢlerden biri evlenmenin iptalini dava edebilir:
1. Evlenmeyi hiç istemediği veya evlendiği kiĢiyle evlenmeyi düĢünmediği hâlde yanılarak bu evlenmeye razı olmuĢsa,
2. EĢinde bulunmaması onunla birlikte yaĢamayı kendisi için çekilmez bir duruma sokacak derecede önemli bir nitelikte yanılarak evlenmiĢse.
3. Aldatma
Madde 150- AĢağıdaki durumlarda eĢlerden biri evlenmenin iptalini dava edebilir:
1. EĢinin namus ve onuru hakkında doğrudan doğruya onun tarafından veya onun bilgisi altında bir baĢkası tarafından aldatılarak evlenmeye razı olmuĢsa,
2. Davacının veya altsoyunun sağlığı için ağır tehlike oluĢturan bir hastalık kendisinden gizlenmiĢse.
4. Korkutma
Madde 151- Kendisinin veya yakınlarından birinin hayatı, sağlığı veya namus ve onuruna yönelik pek yakın ve ağır bir tehlike ile korkutularak evlenmeye razı edilmiĢ eĢ, evlenmenin iptalini dava edebilir.
5. Hak düşürücü süre
Madde 152- Ġptal davası açma hakkı, iptal sebebinin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten baĢlayarak altı ay ve her hâlde evlenmenin üzerinden beĢ yıl geçmekle düĢer.
II. Yasal temsilcinin dava hakkı
Madde 153- Küçük veya kısıtlı, yasal temsilcisinin izni olmadan evlenirse, izni alınmayan yasal temsilci evlenmenin iptalini dava edebilir.
Bu suretle evlenen kimse sonradan onsekiz yaĢını doldurmak suretiyle ergin olur, kısıtlı olmaktan çıkar veya karı gebe kalırsa evlenmenin iptaline karar verilemez.
C. Butlanı gerektirmeyen sebepler
I. Bekleme süresine uymama
Madde 154- Kadının bekleme süresi bitmeden evlenmesi, evlenmenin butlanını gerektirmez.
8071
II. Şekil kurallarına uymama
Madde 155- Evlendirmeye yetkili memur önünde yapılmıĢ olan bir evliliğin kanunun diğer Ģekil kurallarına uyulmaması sebebiyle butlanına karar verilemez.
D. Butlan kararı
I. Genel olarak
Madde 156- Batıl bir evlilik ancak hâkimin kararıyla sona erer. Mutlak butlan hâlinde bile evlenme, hâkimin kararına kadar geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğurur.
II. Sonuçları
1. Çocuklar yönünden
Madde 157- Mahkemece butlanına karar verilen bir evlilikten doğan çocuklar, ana ve baba iyiniyetli olmasalar bile evlilik içinde doğmuĢ sayılırlar.
Çocuklar ile ana ve baba arasındaki iliĢkilere boĢanmaya iliĢkin hükümler uygulanır.
2. Eşler yönünden
Madde 158- Evlenmenin butlanına karar verilirse, evlenirken iyiniyetli bulunan eĢ bu evlenme ile kazanmıĢ olduğu kiĢisel durumunu korur.
EĢler arasındaki mal rejiminin tasfiyesi, tazminat, nafaka ve soyadı hakkında boĢanmaya iliĢkin hükümler uygulanır.
E. Mirasçıların dava hakkı
Madde 159- Evlenmenin butlanını dava etme hakkı mirasçılara geçmez. Ancak, mirasçılar açılmıĢ olan davayı sürdürebilirler. Dava sonucunda evlenme sırasında iyiniyetli olmadığı anlaĢılan sağ kalan eĢ, yasal mirasçı olamayacağı gibi, daha önce yapılmıĢ olan ölüme bağlı tasarruflarla kendisine sağlanan hakları da kaybeder.
F. Yetki ve yargılama usulü
Madde 160- Evlenmenin butlanı davasında, yetki ve yargılama usulü bakımından boĢanmaya iliĢkin hükümler uygulanır.
ĠKĠNCĠ BÖLÜM
BOġANMA
A. Boşanma sebepleri
I. Zina
Madde 161- EĢlerden biri zina ederse, diğer eĢ boĢanma davası a&