Petrol Kaçakçılığı

YARGITAY
7. Ceza Dairesi

E:2011/6883
K:2011/7982

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanığın yüzüne karşı verilen 23.09.2010 günlü mahkumiyet kararında, yasa yoluna başvuru süresinin başlangıcının tereddüde yol açacak şekilde gösterildiği ve bu nedenle Yargıtay CGK'nm 07.11.2006 gün ve 2006/6-213 Esas, 2006/229 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere Anayasa'nın 40/2, 5271 sayılı CMK'nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddeleri uyarınca tefhim usule uygun olmadığından sanığın bu karara yönelik temyizi süresinde kabul edilip, sanık hakkındaki temyiz talebinin reddine dair 04.01.2011 günlü kararın üye Mehmet Mutlu'nun karşı oyuyla kaldırılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun ek 5. maddesinde kaçakçılığın özel bir türü olarak petrol kaçakçılığı suçu düzenlenmiş, anılan Yasa'nın ek 3. maddesinde ise kaçak petrole ilişkin olarak kanunda yer almayan hususlarda, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümlerinin uygulanacağı öngörülmüştür.
Bu düzenleme karşısında söz konusu atıfın, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun kaçak petrole uygulanabilecek tüm hükümlerine yönelik olduğunun kabulünde zorunluluk bulunmaktadır. 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nda davaya bakmakla görevli mahkemelerin belirlenmemesi ve yapılan atıf nedeniyle, bu davalara bakacak mahkemelerin görevleri ile ilgili olarak Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'ndaki düzenlemenin uygulanması gerekmektedir.
Suç ve karar tarihlerinde yürürlükte bulunan 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 17. maddesinin 2. fıkrasında "Bu kanun kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar, Adalet Bakanlığı'nın teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nca belirlenen Asliye Ceza Mahkemelerinde görülür. Ancak bu suçlarla bağlantılı olarak resmi belgede sahtecilik suçunun işlenmesi halinde, görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir." hükmü bulunmaktadır.
Bu kurala göre kaçakçılık davalarının uzman mahkemelerde görülmesinin amaçlandığı açıktır.
Nitekim, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 17/2. maddesi uyarınca, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, 24.07.2007 gün ve 346 sayılı kararı ile; kaçakçılık suçlarına, "yargılama yapacak yerde birden fazla asliye ceza veya ağır ceza mahkemeleri varsa 1 numaralı asliye ceza veya ağır ceza mahkemelerinin bakmasını..." kararlaştırmıştır.
Bu durum karşısında 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun ek 5. maddesi uyarınca açılan kamu davasına bakma görevinin 1 nolu Asliye Ceza Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanık ve sanığın eşinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün sair yönleri incelenmeksizin (BOZULMASINA), sanık hakkında bu dosya nedeniyle devam eden infazırî durdurulmasına, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değilse tahliyesine, tahliyesi için Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 15.06.2011 gününde oyçokluğuyla karar verildi.