Baz İstasyonu  Komşuluk Hukuku 

4. Hukuk Dairesi 2011/7024 E., 2011/7211 K.

BAZ İSTASYONU 
KOMŞULUK HUKUKU 


Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi davasından dolayı yerel mahkemece verilen kararın; Dairemizin 01.02.2011 gün ve 2010/14491-2011/929 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalılardan T... İletişim Hizmetleri A.Ş. vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK'nın 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 

Dava, sağlığa zarar verdiği iddiası ile davalı şirkete ait baz istasyonunun kaldırılması talebine ilişkindir. Mahkemece dava kabul edilmiş; karar, Dairemizce onanmış; davalılardan T... İletişim Hizmetleri A.Ş. karar düzeltme istemiştir. 

Baz istasyonları temel olarak, alıcı/verici antenler sayesinde elektromanyetik dalgayı (sinyali) alma ve gönderme işlemi yapan cihazlardır. Baz istasyonları; konuşma trafiğinin az olduğu kırsal alanlarda 35 km'lik bir mesafe içinde hizmet verebilen (macro), konuşma trafiğinin daha yoğun olduğu şehir içlerinde 1-2 km'lik bir mesafe içinde hizmet verebilen (mikro) ve bina içleri ve alışveriş merkezleri gibi yerlere kurulan çıkış güçleri oldukça düşük olan (piko) çeşitlerinden oluşur. 

Cep telefonlarının sağlıklı çalışabilmesi için; baz istasyonlarının bal peteği benzeri şeklinde bir yapıda ve her bir peteğin içinde de en az bir baz istasyonunun kurulu bulunması gereklidir. Her baz istasyonu belirli sayıda abone konuşturabilir. Bu nedenle insanların yoğun yaşadığı yerlerde konuşma trafiğinin bir kesintiye uğramaksızın karşılanabilmesi için daha çok sayıda baz istasyonunun kurulması gerekmektedir. 

Baz istasyonunun şehir dışına çıkartılması halinde, hücresel yapı oluşturulamaması nedeni ile, sinyallerin abonenin cep telefonuna ulaşabilmesi için çok yüksek elektromanyetik dalgalar oluşturması gerekecektir. Aynı zamanda kullanıcı cep telefonu da baz istasyonuna sinyali yeteri seviyede ulaştırabilmek için daha fazla güç kullanacağından daha fazla insanın daha fazla elektromanyetik alana maruz kalması kaçınılmaz olacaktır. 

Baz istasyonlarının insan sağlığına etkileri konusunda başta Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere. Uluslararası İyonlaştırmayan Radyasyondan Koruma Komisyonu (ICNIRP), Elektrik Elektronik Mühendisleri Enstitüsü (IEEE),... vb birçok ulusal ve uluslararası kuruluş çalışmalar yapmakta ve bu çalışmaların neticesinde birtakım sınır değerler belirlenmiş bulunmaktadır. 

Mevzuat gereğince baz istasyonlarının sağlığa ve çevreye zarar vermeyecek şekilde; nerede, nasıl, hangi ölçü ve limitler dahilinde kurulacağını belirlemek ve kurallarını koymak işlemleri, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığı'nin (BTK) görev ve yetkisindedir. 

Baz istasyonları, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 37. maddesine dayanılarak BTK tarafından bu konuyu düzenleyen Yönetmelik'teki yer, ölçü ve limit değerlere göre verilen güvenlik sertifikası gereğince kurulmaktadır. BTK tarafından yürürlüğe konulan yönetmelikte, Türkiye'de geçerli olacak sınır değerleri; İngiltere, Amerika, Kanada, ICNIRP ve Avrupa Birliği'nin kabul ettiği değerin yaklaşık 1/4'ü olarak belirlenmiştir. 

Sağlığa zarar veriyor iddiası haricinde baz istasyonlarının sertifikada belirtilen limit değerlere ve güvenlik mesafesine uygun olarak kurulmadığı, başlangıçta uygun kurulsa dahi sonradan sertifikadaki limit değer ve güvenlik mesafelerine aykırı davranıldığı gerekçesi ile kaldırılmasına ilişkin talep ve itirazların mevzuat gereğince BTK'ya yapılması gerekmektedir. Bu kurumun uygulama ve verdiği kararın uygun bulunmaması halinde idari yargıda dava açılması gerekir. Keza davacı, baz istasyonunun limit değerlere ve güvenlik mesafelerine uygun olmasına rağmen zararlı olduğunu iddia ediyorsa, idari yargıda idareye karşı yönetmeliğin iptali davası açması gerekir. 

Sağlığa zarar veriyor iddiası ile baz istasyonunun kaldırılması, MK'nın 737. maddesinde düzenlenen komşuluk hukukuna göre adli yargıda açılacak dava ile istenebilir. Bu davada davacının baz istasyonunun sağlığına zarar verdiğini ve baz istasyonunun yönetmelikte belirtilen limit değerlere uygun bulunmadığını ispatlaması gerekir. Kanıtlanmayan mücerret (soyut) "uzun vadede zarar verir, baz istasyonu yakın mesafede, görünce moralim bozuluyor,... vs gibi" nedenlerle dava açılması ve kabulü hukuka ve yasalara uygun değildir. 

Bu şekilde adli yargıda açılan davalarda mahkemece, tarafların delil ve belgeleri toplandıktan sonra dava konusu baz istasyonunun yönetmelikte belirtilen limit değerlere ve güvenlik mesafesine uygun olup olmadığı, davacının sağlığına zarar verip vermediği konusunda uzman bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak, alınacak bilirkişi raporu ve tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekir. 

Dosya kapsamı ve yukarıda belirtilen ilke ve bilgiler gözönüne alındığında davaya konu baz istasyonunun limit değerlere ve güvenlik mesafesine uygun olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca baz istasyonunun soyut değerlendirmeler dışında davacının sağlığına zarar verdiği teknik, ilmi ve inandırıcı delillerle kanıtlanamamıştır. Şu durumda davanın reddine karar verilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden davanın kabul edilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. 

Sonuç: Karar düzeltme isteğinin kabulüne, Dairemizin 01.02.2011 gün ve 2010/14491 Esas, 2011/929 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve kararın yukarıda yazılı olan nedenlerle (BOZULMASINA) ve karar düzeltme talep eden davalı T... İletişim Hizmetleri A.Ş.'den önceki onama kararımızla alınan harç ile peşin alman harcın istek halinde geri verilmesine 20.06.2011 gününde oyçokluğuyla karar verildi.