Bilirkişi görüşünün alınması 6100 Sayılı HMK’da

YARGITAY 10.Hukuk Dairesi 
Esas: 2010/15099 
Karar: 2011/14401 

6100 Sayılı HMK’da Bilirkişinin Görüşünün Alınması 
Süresinde Ödenmeyen Yaşlılık Aylığı 
Faiz Alacağı İstemi 

Dava, süresinde ödenmeyen yaşlılık aylıkları nedeniyle faiz alacağı istemine ilişkindir. 
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 266. maddesinin 1. fıkrasında “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar” verileceği hüküm altına alınmıştır. Bu yasal düzenleme çerçevesinde alınacak olan bilirkişi raporlarının gerekçeli ve denetime elverişli olması asıldır. Mahkemece, 23.10.2010 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de, anılan raporda, yaşlılık aylıklarına uygulanan faiz oranları ve süresi denetime elverişli olmadığı için, bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. 
Mahkemece, süresinde ödenmeyen yaşlılık aylığı tutarının faizinin tespitinde, Kuruma tanınan 506 sayılı Yasanın 116. maddesindeki 3 aylık işlem süresi ile yasal faiz oranlarının 01.07.2004–30.04.2005 dönemi yönünden %38, 01.05.2005–31.12.2005 dönemi yönünden %12, 01.01.2006 ve sonrası için %9 olduğu gözetilerek, denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.